İleri teknolojisiyle dünya kaynaklarını korumaya katkıda bulunan yeni nesil ürün, sistem, hizmet ve çözümler geliştiren pompa sistemleri sektörünün öncüsü Wilo, sürdürülebilir bir gelecek hedefiyle Almanya’nın Dortmund kentinde yaklaşık 300 milyon Euro’luk bir yatırımla hayata geçirdiği genel merkezi WiloPark’ın açılışını gerçekleştirdi.
Ultra modern dijital akıllı fabrika, "PioneerCube" ofis binası, müşteri hizmetleri merkezi ve ürün geliştirme tesislerinden oluşan genel merkezin açılışı pandemi nedeniyle dijital olarak gerçekleşti. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in video mesaj göndererek tebriklerini ilettiği açılış etkinliğine Wilo çalışanlarının yanı sıra iş ve siyaset dünyasından 1.500'ün üzerinde üst düzey uluslararası misafir katıldı. Açılış konuşmasında WiloPark’ın yalnızca şirketin tarihindeki en büyük proje olmakla kalmayıp, Almanya'da bugüne kadar inşa edilmiş en büyük endüstriyel inşaat projelerinden biri olduğunu açıklayan Wilo Grup Başkanı ve CEO’su Oliver Hermes, yeni dönemde doğaya çok daha dost bir üretim modeline geçtiklerinin altını çizdi.
Binalarda, endüstride ve altyapı uygulamalarında bulunan ısıtma, soğutma, havalandırma sistemlerinin yanı sıra su temini ve atık su uygulamalarında da kullanılan pompa sistemlerinin teknoloji öncüsü Wilo, suya ve geleceğe yön verme hedefi doğrultusunda iklim değişikliğiyle mücadele etmeyi ve daha yaşanabilir bir dünya için dijitalleşmenin gücünden yararlanmayı sürdürüyor. Almanya’nın Dortmund kentinde 300 milyon Euro’luk bir yatırım hacmiyle hayata geçirdiği yeni genel merkezi WiloPark’ın açılışını dijital olarak gerçekleştiren Wilo, şirket tarihindeki en büyük yatırım olan bu tesisle aynı zamanda Almanya’nın bugüne kadarki en büyük endüstriyel inşaat projelerinden birine imza attı.
Doğayı ve iklimi koruyan üretim modeli
Yaklaşık 200 bin metrekarelik bir alan üzerinde konumlanan; ultra modern dijital akıllı fabrika, "PioneerCube" ofis binası, müşteri hizmetleri merkezi ve ürün geliştirme tesislerinden oluşan WiloPark’ın açılışına Wilo çalışanlarının yanı sıra iş ve siyaset dünyasından 1.500'ün üzerinde üst düzey uluslararası misafir katıldı. Etkinlik için video mesaj gönderen özel konuklar arasında Almanya Başbakanı Angela Merkel de vardı. Açılış konuşmasında Wilo Grup olarak bir iklim koruma şirketi olduklarını ve sürdürülebilirliğin kurumsal stratejilerinin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulayan Wilo Grup Başkanı ve CEO’su Oliver Hermes, “Ürünlerimiz, sistemlerimiz ve çözümlerimiz dünyanın her yerindeki insanlara akıllı, verimli ve iklim dostu bir şekilde su sağlamaya katkıda bulunuyor. WiloPark ile doğayı ve iklimi çok daha fazla koruyan bir üretim tarzına geçtiğimiz için çok mutlu ve heyecanlıyız. Şirketimiz tarihindeki en büyük proje olan WiloPark, aynı zamanda Almanya'da bugüne kadar hayata geçirilmiş en büyük endüstriyel inşaat projelerinden biri” şeklinde konuştu.
2025’e kadar tüm ana üretim tesislerinde dijitalleşmeyi standart haline getirecek
WiloPark ile daha fazla insana temiz su ulaştırırken aynı zamanda şirketin karbon ayak izini de azaltarak sürdürülebilir, yeşil ve dijital bir geleceğe katkı sağlamayı amaçladıklarını belirten Oliver Hermes, sözlerine şöyle devam etti: “Bu amaç doğrultusunda yeni genel merkezimizi gelecek odaklı bir operatör konsepti ve dijital ağ bağlantılarıyla tasarladık. Böylece enerji tüketimimizi yüzde 40’a varan oranda azaltmayı başardık. Bu sayede CO2 emisyonlarının da yılda 3 bin 500 ton düşmesini hedefliyoruz ve bu oran 280 bin ağacın tüketebileceği CO2 miktarına eşit. Wilo olarak üretim süreçlerimizde dijitalin ve teknolojinin gücünden çok daha fazla yararlanma ve bunu 2025 yılına kadar tüm ana üretim tesislerimizde standart bir uygulama haline getirme hedefimiz doğrultusunda yol alıyoruz.”
Davetliler WiloPark’ı sanal olarak gezdi
Dijital olarak gerçekleşen açılışta davetliler WiloPark’ı sanal olarak gezme imkanı da buldu. Katılımcılar bu kapsamda son teknoloji kullanılarak hayata geçirilen dijital fabrikada ağ bağlantılı ve şeffaf bir biçimde işleyen üretim sürecine yakından şahit olarak birbirinden bağımsız süreç bileşenlerinin ve makinelerin Endüstri 4.0 yoluyla nasıl yönetildiklerini görme fırsatı yakaladı.