13-15 Ekim tarihleri arasında çevrimiçi düzenlenen Chillventa eSpecial 2020’nin etkinlik programında, 14 Ekim’de, eurammon’un “F-gaz Kontrolü Konusunda Türkiye Deneyimi” başlıklı bir sunumu yer aldı.
“Türkiye'de MLF Çok Taraflı Fon (Multilateral Fund) tarafından finanse edilen ve HFC'lerin gelecekteki kademeli azaltma taahhütlerini etkileyen projeler gerçekleştirildi.
1. Türkiye HCFC’lerin Kademeli Faz Düşümü Yönetim Planı (UNIDO – UNEP – 2012). Bu plan, 2012'de 68. Yürütme Komitesi Toplantısı tarafından onaylandı.
Türkiye Hükümeti, HCFC tüketimini 2017 yılına kadar öngörülen hacmin %86,4'ü kadarını ve 2025'e kadar da %100’ünü azaltmayı taahhüt etti. 2019 yılında ulaşılan tüketim azaltımı, soğutma servis sektöründe referans değerin %98'ine ulaştı.
2. Türkiye'de ODS Alternatifleri Araştırması (UNIDO - 2014 - 2016). Bu çalışma da Çok Taraflı Fonun 80. Yürütme Komitesi tarafından onaylandı.
3. Kigali Değişikliği Projesi (UNIDO) için Eyleme Geçme projesi.
Montreal Protokolüne Kigali Değişikliğinin onaylanmasını desteklemek ve HFC'lerin kontrolüne yönelik erken uygulama eylemlerini başlatmak amacıyla geliştirilen proje, Kasım 2017'de 80 ExCom tarafından onaylandı.
2011 yılında Türkiye'nin HPMP (HCFC Phase-out Management Plan) Aşama I Projesi'ne yüksek öncelikli iki müdahale alanı dahil edildi:
Sıfır GWP alternatiflerini göz önünde bulundurarak köpük sektöründe üretici ve kullanıcılar için HCFC'lerin tüketimini aşamalı olarak sonlandırmak. (mümkün olan yerlerde artık HFC'ler kullanımının tercih edilmesi).
Soğutma servis sektöründe HCFC-22 tüketiminin artan eğilimini ele almak. Proje, HCFC’lerin azaltım programı ile sinerji içinde HFC kontrolünü içeriyor.
Yasal sistemle birlikte AB F-Gaz Düzenleme koşullarının tanıtımı (Hem HCFC'ler hem de HFC'ler kontrol sürecine uygulanabilirlik ile ele alınacak.)
Farkındalığı artırmak ve düşük GWP'li soğutucu akışkanları teşvik etmek için RAC sektöründe etkili tanıtım gerçekleştirmek. (0 GWP alternatifli çok sayıda pilot dönüşüm projesi dahil ve her pilot uygulama örneği için enerji verimliliği faydalarını gözeterek ele alınacak.)
Ulusal Koordinasyon çerçevesinde çalışmalar:
Türkiye'deki AB finansmanlı F-Gazları Projesi müdahalelerini MLF tarafından finanse edilen Etkinleştirme Faaliyetleri Projesi ile ilişkilendiriliyor.
HFC'lerin kontrolünün erken bir aşamada ele alınması, başlangıçta AB pazarına erişim için Türkiye'de öncelikli olması açısından ve Kigali Değişikliği (şu anda Parlamento tarafından değerlendiriliyor) için onay süreci açısından yararlı olmuştur.
Kigali Etkinleştirme Faaliyetleri Projesi'nin faaliyetleri, HFC'ler için lisanslama ve kota sistemi açısından yasal temeli güçlendiriyor.
2014-2016 döneminde MLF finansmanı ile yürütülen ODS Alternatifleri Anketi Projesi ve 2017-2018 yıllarında HFC tüketimini ele alan Etkinleştirme Faaliyetleri Projesi kapsamında HFC veri toplama sürecinin tekrarlanması, piyasa tüketim tahminini ve potansiyel trendleri belirleyebilmeyi kolaylaştırmıştır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Ulusal Ozon Birimi çalışmaları, Türkiye çok önemli bir rol oynadı.
Proje faaliyetlerinin yürütülmesi konusunda sahada ekip oluşturulması, uzmanlar ve yürütme ekipleri arasında doğrudan işbirliğinin sağlanması gerçekleşti.
Bağlantılı faaliyetlerin arka arkaya düzenlenmesi; örneğin, Kigali Değişikliği ile ilgili yasal istişarelerin ardından F-Gaz çalıştaylarının düzenlenmesi verimli oldu.
Çakışmalardan kaçınmak için bilgi paylaşmak ve projeleri yıllık çalışma planlarına dahil ederek ilişkilendirmek, izlenmesi doğru bir yoldu.
Her iki proje ile ilgili etkinliklere, çalıştaylara yerel teknik uzmanlar dahil edildi.
HPMP Projesi'nin düşük GWP’li pilot dönüşüm uygulamalarının bileşenleri ele alınarak, etkili biçimde farkındalık yaratacak tanıtımı gerçekleşti.
HPMP Aşama 1’in tanıtım bileşenleri, SOSİAD ile ortaklaşa bir dizi faaliyetle ele alındı. (Proje, Aralık 2019'a kadar tamamlandı.)
R-22'nin aşamalı olarak kaldırılmasına ilişkin ulusal bilinçlendirme kampanyası ve ilgili yasaklara ait bilgilendirme, alternatiflere ilişkin ulusal yaygınlaştırma faaliyetleri gerçekleştirildi. SOSİAD’ın yürütücülüğünde gerçekleşen Demonstrasyon Projesi’nde;
CO2 / NH3 soğuk oda kaskad sistemi dönüşümü, süpermarkette HCFC-22'den R-448A / R290 dönüşümü, R-123 chiller'in R-1233zd'ye dönüşümü gerçekleştirildi. İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere üç farklı ilde gerçekleşen pilot uygulamaların sonuçları, yine bu illerde düzenlenen tematik toplantılarla sektöre sunuldu. Toplantı programları çerçevesinde düzenlenen teknik gezilerde, sektör mensupları, pilot projeleri yerinde incelediler ve yetkilileri tarafından bilgilendirildiler. Türkiye Cumhuriyeti’nde Düşük Küresel Isınma Potansiyeline (GWP) Sahip Soğutkanlarının Teşvik Edilmesi İçin Pilot Çalışmaları da İçeren Demonstrasyon Projesi, Kıvanç Aslantaş Koordinatörlüğünde ve Dr. Kadir İsa’nın Ekip Liderliğinde tamamlandı.
(Proje detayları için: http://www.unido.sosiad.org.tr)
Sunumun ardından soru-cevap kısmında, Türkiye’nin bu süreçteki performansı hakkında kanaati sorulan Rodica Ella Ivan, “Her ne kadar pazarda maliyet-fiyat baskısı olsa da düşük GWP’li soğutucu akışkanlara doğru yükselen bir trend olduğunu söyleyebiliriz. Özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile kamu kesimi arasında güçlü bir işbirliği var. Sosiad bu alanda etkin biçimde faaliyet gösteriyor. Türkiye’de F-Gazlar konusundaki performansın başarılı olduğunu düşünmemiz için güçlü dayanaklar bulunuyor” dedi.