UEVF 2012 - 3. Ulusal Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından törenle açıldı.
31’inci Enerji Verimliliği Haftası kapsamında gerçekleşen 3. Ulusal Enerji Verimliliği Forumu ve Fuarı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından 12 Ocak 2012 tarihinde WOW Convention Center Yeşilköy’de düzenlenen törenle açıldı. Açılış töreninde Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkan Yardımcısı Dr.Kıvanç Dinçer, Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü Genel Müdürü Yusuf Yazar, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Mehmet Soğancı birer konuşma yaptı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız konuşmasına petrol ve doğalgazın 2050 yılına kadar ağırlığını koruyacağını, Türkiye'nin ithal ettiği bu kaynakların 2011 yılındaki maliyetinin 55 milyar dolar olduğunu söyledi.
Bakan Taner Yıldız, "Bu petrol ve doğalgazın kullanıldığı yerlerin hepsi enerji sektörü değil. Araçlarda kullandığımız petrol ve türevleri de bu değer kalemi içinde. 2011 yılı içindeyse 55 milyar doların 25 milyar doları, 15 milyondan fazla aracın tükettiği yakıt kalemini oluşturuyor.” diye konuştu Bakan Yıldız şöyle devam etti:
Türkiye petrol, doğalgaz, kömür kaynaklarını yerli kaynaklar haline getirmeye çalışıyor. Son 10 yılda arama faaliyetleri 12 katına çıktı. 2023 yılı hedefleri için eldeki yenilenebilir enerji kaynaklarının yetersiz kalacak, bu nedenle başta nükleer enerji olmak üzere diğer kaynaklarında geliştiriliyor olması gerekiyor.
HES’lerle mücadele doğalgaz ithalatı olur
"Akkuyu'ya kurulacak olan nükleer enerji santrali 10 bin rüzgâr direğinin ürettiği enerjiye eşit bir üretim kapasitesine sahip olacak. Nükleer santralle ilgili projeler iklim değişikliğine de pozitif katkılar sağlayacak. Ayrıca hidroelektrik santrallere (HES) karşı çıkanlar var. Tabii ki enerji, Türkiye'nin güzelliklerinden biri olan çevre ve yeşili dostu olarak harekete geçirilmelidir. Zaman zaman çok hoyratça çalışan müteahhitlerimiz var, onları destekleyemem. İyi niyetli olanları bir kenara koyuyorum, HES'lerle yapılan mücadele bize yol, su, elektrik olarak değil doğalgaz ithalatı olarak geri dönecek.
2.5 MW'lık yerli üretim rüzgâr santrali
Bakan Yıldız rüzgâr enerjisi ile ilgili projelerin toplam tutarının 20 milyar dolara ulaştığını belirterek, "Bu projelerin yerli kaynaklarla yapılması çok önemli. 2.5 MW'lık bir rüzgâr santralinin her yönüyle Türkiye'de üretilmesiyle ilgili bir proje üzerinde de çalışılıyor.
Bakanlığı enerji verimliliği konusunda yakın zamanda bir strateji belgesi yayınlayacak. Türkiye'nin aydınlatmasına giden para 650 milyon lira. Sokak lambalarının tasarrufları için kamu ve özel sektöre görev düşüyor. 17 milyon armatürde yapılabilecek yüzde 50 civarında bir tasarruftan söz ediyoruz. Çimento fabrikalarının yalnızca baca ısısının bir süreçle değerlendirilmesi, 60 MW'lık enerji tüketimi olan bir fabrikanın 18 MW'lık enerjisini karşılayabilir.
2023 hedefi yüzde 20 tasarruf
Bakan Yıldız Türkiye'deki enerji sektörüne 3.5 milyar dolarlık doğrudan bir yatırımın olduğunu hatırlatırken 2023 hedefleri doğrultusunda tasarruf yapmanın da bir gereklilik olduğuna dikkat çekti:
"2023 yılına kadar Türkiye var olan enerji kalemlerini 2 katına çıkarmak zorunda. 120 bin MW'lık bir lisans müracaatı söz konusu. Bunun 50 bin MW'lık bölümü lisanlarını almış durumda. Bu firmaların yatırımlarını gerçekleştiriyor olması lazım. 2023 hedefine ulaşabilmemiz için yüzde 20'lik bir enerji tasarrufu da gerekiyor. Bu hedeflere ulaşabilmek için elimizdeki somut veriler bunun mümkün olduğunu gösteriyor."
YEGM 2011’de kuruldu
Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü (YEGM) Genel Müdürü Yusuf Yazar yaptığı konuşmada, YEGM’nin, 2011 yılındaki kanun hükmünde kararname ile kapatılan Elektrik İşleri Etüt İdaresi (EİE)’nin yerine, yenilenebilir enerji kaynakları ve teknolojileri, enerji verimliliği konularında faaliyetler yürütmek üzere kurulduğunu hatırlattı. Yusuf Yazar, enerji verimliliğinin iklim değişikliği, çevre, enerji güvenliği, enerjide dışa bağımlılık ve ekonomik gelişimimiz açısından tartışılmaz öneme sahip olduğunu söyleyerek her sektörü ilgilendiren ve etkileyen bir kapsama sahip olduğunu vurguladı.
Yazar, dünyanın ihtiyaç duyduğu temiz enerji devriminin göz ardı edilemez iki unsurunun yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği olduğunun altını çizerek kurum olarak bu iki konuya odaklandıklarını belirtti. Yusuf Yazar, enerjinin kullanıldığı her alanda daha verimli ve etkin kullanılmasını sağlamak için çaba içerisinde oldukları söyledi. Bu kapsamda bilgilendirme, mevzuat geliştirme, eğitim ve proje destekleme de dahil olmak üzere geniş yelpazede çalışmalar yürüttüklerini, ilgili kurum ve kuruluşlarla, özel sektör ve sivil toplum temsilcileriyle işbirliği yaptıklarını belirtti.
Tasarruf potansiyeli yüzde 25
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Başkanı Mehmet Soğancı enerjiden yararlanmanın çağdaş bir insan hakkı olduğunu söyleyerek enerjinin tüm tüketicilere yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve sürdürülebilir bir şekilde sunulmasının temel bir enerji politikası olması gerektiğini belirtti. Soğancı enerji üretiminde ağırlığın yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına verilmesi gerektiğini vurguladı. Enerji planlamaları yapılırken hedeflenmesi gerekenlerin ulusal ve kamusal çıkarların korunması, toplumsal yararın artırılması, yurttaşların ucuz, sürekli ve güvenilir enerjiye kolaylıkla erişebilmesi olduğunu ifade etti. Mehmet Soğancı konuşmasında; “Türkiye’de çeşitli kurumların yaptığı araştırmalar tüm sektörlerin ortalaması göz önüne alındığında en az yüzde 25 oranında enerji tasarrufu potansiyeli olduğunu ortaya koymaktadır. Bu durum enerji verimliliği iyileştirmelerinin maliyet etkin bir şekilde yapılabileceğini göstermektedir.” dedi.
95 projeye 11 milyon TL destek
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Kurumu’ndan (TÜBİTAK) Dr. Kıvanç Dinçer, Türkiye ekonomisindeki cari açığın önemli kısmının enerji ithalinden kaynaklandığına dikkat çekti. “TÜBİTAK olarak konunun ne kadar önemli olduğunu biliyoruz” diyen Dinçer, 2003-2011 yılları arasında enerji konulu projelere 216 proje için 30 milyon liranın üzerinde kaynak aktarıldığını, enerji verimliliği alanında ise 95 projeye 11 milyon lira hibe destek sağlandığını bildirdi. Dinçer, “Enerji verimliliği alanında faaliyet gösteren firmalarımızı TÜBİTAK AR-GE teşviklerinden yararlanmaya davet ediyorum. Aynı şekilde üniversitelerimize de bu konuda önemli hibe destekleri veriyoruz. Öte yandan enerji verimliliği konusunda ciddi projeler yürütüyoruz. Bu proje ve desteklerle enerjide yerlilik oranının her geçen gün artacağına inanıyoruz” diye konuştu.
Enerjide bedava para var
Toplantıda konuşma yapan Türkiye Odalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, enerji tasarrufu sağlamanın petrol bulmakla eşdeğer olduğunu söyledi. Ülkemizde enerjinin çok ciddi biçimde verimsiz kullanıldığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Biz sanayide bir ürün elde etmek için Avrupalı’nın iki katı enerji kullanmak zorundayız. Türkiye, 1000 dolarlık katma değer elde etmek için 270 kilo petrol eşdeğeri harcıyor, Almanya aynı üretim için 160 kilo petrol eşdeğeri harcıyor. Çünkü enerjisini verimli kullanıyor” diye konuştu. Sanayicilere bu konuda önemli görevler düştüğüne dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, enerji bakanlığının enerji verimliliğine yönelik ciddi destekleri bulunduğunu, bunların değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. TOBB Başkanı, “Enerji tasarrufu ettikçe para kazanırsınız, yani bu işte bedava para var” diye konuştu.
Türkiye’de 15 milyon buzdolabı değişmeli
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mahmut Mücahit Fındık, enerjiyi verimsiz kullanmanın sürdürülebilir bir tarafı olmadığını belirtti. Bir verimlilik kültürünün yaratılması gerektiğini aktaran Fındık, kolay olmayan ama zorunlu bir dönüşümün yaşanmasının şart olduğunu hatta bu konuda bir seferberlik oluşturulması gerektiğini dile getirdi. Hanelerde kullanılan 24 milyon buzdolabını örnek veren Fındık, “Bunların 15 milyonu verimliliği düşük ürünlerden oluşuyor. Bunların tamamının A+ ürünlerle değiştirilmesi Keban Barajı, bunların A++ ürünlerle değiştirilmesi ise Atatürk Barajı’nın elde ettiği elektrik miktarı kadar tasarruf yapabilecek” diye konuştu. Enerji sektöründeki dezenformasyona da değinen Mücahit Fındık, “Nükleer enerjinin enerji talebimizi karşılayabilmesindeki önemi, bu dezenformasyon fazlalığı nedeniyle yeterince anlaşılmıyor” dedi.
SEVAP ödülleri verildi
Açılışın ardından Sanayide Enerji Verimliliğinin Artırılması Projeleri (SEVAP), Enerji Verimli Endüstriyel Tesis (EVET) ve Enerji Verimli Ürün (EVÜ) olmak üzere üç kategoride gerçekleşen Sanayide Enerji Verimliliği Proje Yarışmasının (SENVER-12); dereceye giren kurumları için düzenlenen törende kazanan kurumların yöneticilerine ödülleri takdim edildi.
Enerji Verimliliği Kategorisinde Jüri Özel Ödülü Vestel’e verildi, ödülü Genel Müdür Yardımcısı Kemal Özgür, SEVAP – 2 kategorisi birincisi TÜPRAŞ Batman Rafinesi ödülünü Genel Müdür Hadi Erbeyoğlu, SEVAP – 3 kategorisi birincisi TÜPRAŞ İzmir Rafinerisi ödülü Genel Müdür Şahin Çalbıyık, ve Enerji Verimli Endüstri Tesis Birincisi Barilla Gıda ödülü Türkiye, Afrika ve Ortadoğu Bölge Direktörü Güneş Karababa aldı.
SENVER Ödüllerinde amaç enerji verimliliğine katkı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) tarafından koordine edilen yarışmada yer alan projelerde, enerji verimliliğinin artırılmasına katkıda bulunan endüstriyel işletmelerin uyguladıkları verimlilik arttırıcı projelerin ve ürettikleri enerji verimli ürünlerin kamuoyuna duyurulması ve teşvik edilmesi kriterlerine dikkat ediliyor. Bu düşünceden hareketle, endüstriyel işletmeler arasında bilgi alışverişinin artırılması, enerji verimliliği konusunda yeni ve benzer çalışmaların teşvik edilmesi amacıyla her yıl “Sanayide Enerji Verimliliği Proje Yarışmaları” (SENVER) düzenleniyor.