Afete maruz kalan deprem bölgesinde dört elektrik dağıtım şirketimiz faaliyet göstermektedir. Bu şirketlerimizde peş peşe yaşanan iki depremden etkilenen toplam on binin üzerinde çalışanımız bulunmaktadır.

108.745 km2 büyüklüğündeki çok büyük bir coğrafya depremden etkilenmiştir. Deprem bölgesindeki hatların toplam uzunluğu 218.072 kilometreye, elektrik dağıtım trafolarının sayısı ise 105.445 adete ulaşmaktadır. Depremden etkilenen toplam abone sayısı 6 milyonun üzerindeyken bölgedeki toplam nüfus 14 milyonu aşmaktadır.

Depremin yıkıcılığı ve kapsadığı alan göz önüne alındığında, çok geniş bir coğrafyadaki elektrik dağıtım şebekesi, diğer altyapı ve üst yapıya benzer şekilde, topyekun bir yıkım ve hasara uğramıştır.

Buna rağmen, depremin hemen ardından ülkemizin 21 bölgesinde faaliyet gösteren elektrik dağıtım sektörü paydaşları tarafından adeta seferberlik ilan edilmiştir. Deprem bölgesindeki 4 dağıtım şirketinde çalışan mesai arkadaşlarımız afetten etkilenmelerine rağmen ilk andan itibaren görev yerlerine koşmuş ve fedakarca çalışmalara katılmışlardır. Öte yandan Türkiye’nin diğer illerinde faaliyet gösteren 17 elektrik dağıtım şirketi de yine daha önce hazırlanmış kriz planlarına uygun olarak bölgeye ilk günden itibaren destek sağlamışlardır.

Toplamda 11 şehre mevcuttakilere ek olarak 530 donanımlı araç, 100’ü aşkın trafo, 400’ü aşkın iş makinesi, 30 vinç ve 1.420 donanımlı çalışan sevk edilmiştir. Ayrıca bölgeye intikal eden destek ekiplerimiz, bölgedeki çalışma arkadaşlarına ve afetzedelerimize yük oluşturmamak adına kendi barınma, ısınma ve beslenme ihtiyaçlarını giderecek şekilde organize olmuşlardır.

Tüm bu çabalarımız ile depremin ilk anında topyekun zarar gören elektrik şebekesindeki enerjisiz trafo oranı depremin 5. gününde %2’nin altına kadar düşürülmüştür. 20 Şubat tarihinde Hatay merkezli gerçekleşen depremlere rağmen mevcut enerjisiz trafo oranı halihazırda yalnızca %0,4’tür.

Ancak can ve mal güvenliği yönünden, devreye alınan trafolardan kontrollü ve kademeli olarak enerji verilmektedir. Öncelikli olarak sokak aydınlatmaları, çadır alanları, sağlam kamu binaları, GSM operatörleri tesisleri ve güvenlik birimlerine ait tesisler enerjilendirilmektedir.

Öte yandan; deprem, sel ve yangın gibi afetlerde trafoların devre dışı kalması nedeniyle jeneratörler yaygın olarak kullanılmakta ve hasar gören dağıtım şebekesi onarılana ve yeniden inşa edilene kadar enerji tedariki sağlamaktadır. Bu bağlamda, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yayımlanan mevzuatla elektrik dağıtım şirketlerine il ve nüfus merkezli olarak belirli sayıda jeneratör bulundurma yükümlülüğü getirilmiştir.

Bir ulusal gazetede yer alan ve sektör kaynaklarına hiçbir şekilde başvurulmadan hazırlanmış gerçeklere tamamen aykırı bir haberde elektrik dağıtım şirketlerinin bu yükümlülüklerini yerine getirmedikleri iddia edilmiştir. Söz konusu haber gerçekleri yansıtmamaktadır.

Afetlerde kullanılmak üzere iklim ve arazi koşullarına uygun esneklik ve ihtiyaçtaki jeneratörler, şirketlerimizin stoklarında emre amade halde bulunmaktadır. Nitekim stok jeneratörler deprem sonrasında afet bölgesine süratle intikal ettirilmiştir.

Deprem öncesinde bölgede hazır bulunan ve deprem sonrasında bölgeye sevk edilen jeneratörler dikkate alındığında sektörümüzün yükümlü olduğu düzenlemelerin de ötesinde bir altyapı ile sorumluluklarını yerine getirdiği açıkça görülmektedir.

Hal böyleyken elektrik dağıtım şirketlerini hedef alan art niyetli haber ve yaklaşımları reddediyoruz. Ülkemizin içinde geçtiği bu zorlu günlerde kamuoyunu doğru şekilde bilgilendirmenin önemini bir kez daha vurguluyoruz.

Elektrik dağıtım sektörünün çatı kuruluşu Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) olarak, çalışma arkadaşlarımız başta olmak üzere, depremde yitirdiğimiz tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, geride kalan ailelerine sabırlar ve yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder)